June 6, 2022
İK departmanı olmadan hiçbir sektörde verilen hizmet katma değerli değil. Özellikle de insanın, insan sağlığına hizmet ettiği sağlık sektöründe. Sağlık sektöründe yaşanan zorluklar nedeniyle, başarılı bir insan kaynakları yönetimi neredeyse hayati bir önem taşıyor. Artan rekabet ortamında şirket kültürünün güçlü olmasının yanı sıra tüm organizasyonel süreçlerde hassasiyetle yaklaşılması gereken uygulamaların emin adımlarla atılması gerek. Bu nedenle sağlık sektöründe İK’nın önemi ve İK uygulamalarında dikkat edilmesi gereken tüm detayları sizler için bu yazımızda derledik.
Sağlık hizmetlerinde İK, akla ilk gelen uygulamaların çok ötesinde bir işleyişe sahip. Doğru okudunuz, temel adımlar yeterli değil. Sağlık sektöründe İK işe alım, bordro, eğitim, performans değerlendirme vb. uygulamalarından farklı kırılımları bünyesinde barındırır. Hassasiyetle yönetilmesi gereken bu hizmet sektöründe insan kaynakları, rutinin çok ötesinde bir stratejik alt yapıya sahip olmalı. Bu nedenle, sadece çalışan odaklı değil hasta memnuniyetine de odaklanılmalı.
İK’nın hangi uygulamaları sağlık sektöründe farklılıkları barındırıyor?
En iyi adayları bulmak ve onları başarılı olabilecekleri konuma getirmek, işe alımın en önemli görevlerinden biri. İşe alım herhangi bir sektör için kilit bir sorumluluk isterken, sağlıkta bu durum çok da farksız değil. Hatta, sağlık çalışanları genellikle alanında uzmanlaşmış kişilerden oldukları için işe alımın önemi burada daha da artıyor. Sağlık hizmetlerindeki tıbbi uygulamaların ihtiyaçları arttıkça, tüm işe alım stratejilerinin de buna göre düzenlenmesi gerekiyor.
Sağlık hizmetlerinde işe alım yaparken, adayların sayısı hem bulunulan konum gereği hem de yetenek çeşitliliği bakımından genellikle sınırlıdır. Bir pozisyon için işe alım sırasında, birçok adayın, ileri derecede eğitim almış olması ve bu eğitimleri sertifikalandırmış olması gerekiyor. İK’cılar bu zorlukların her ikisine de hazırlıklı olmalı ve işe alım sürecinde bunları nasıl gözden geçirecekleri konusunda yeterince tecrübeli olmalı. Bu noktada sağlık sektöründe insan kaynakları departmanı, gelecekteki ihtiyaçlarını tahmin edebilmeli ve gerektiğinde uygun adayı seçebilecekleri donanımlı bir “aday havuzu” oluşturmalıdır.
Bir sağlık kuruluşunda yetersiz eğitimli bir çalışanın verdiği hizmet ciddi sorunlara neden olabilir. Kulağa korkutucu gibi gelse de ne yazık ki durum gerçek. Yeni çalışanları eğitmek herhangi bir şirket için ne kadar zorunluluksa, sağlık sektörü için olmazsa olmaz. Bu noktada iyi tasarlanmış bir eğitim sistemi için İK’cılara büyük rol düşüyor.
Sektör fark etmeksizin bir çalışanın oryantasyon döneminde alması gereken eğitimlerin içeriği çok net. Peki sağlık sektöründe? Çalışanın şirket kültürüne adapte olması, görev ve sorumluluklarını iyi öğrenmesi için alması gereken eğitimler bir yana, sağlık sektöründe yaşanabilecek olası tehlikeler konusunda birtakım eğitimlerin de tamamlanması gerekiyor. Örneğin, iş kazaları eğitimi, temizlik ve hijyen konusundaki eğitimler ve belki de en önemlisi olan hasta memnuniyeti için doğru iletişimi oluşturacak hasta-çalışan iletişim eğitimleri.
Unutmayın, çalışanları eğitmek, çalışanın yaşam döngüsü boyunca devam ettirilmesi gereken, sürekli yenilenen bir görev. Bu nedenle, aldığınız uzmanın ortaya çıkan ihtiyaçlar kapsamında sertifikalarının yenilenmesi ve alanında daha da uzmanlaşması için eğitim paketlerinden yararlanmalarını sağlayabilirsiniz.
Sağlık hizmetlerindeki çeviklik, diğer şirketlerden sizi ayıran en büyük rekabet avantajıdır. Bu nedenle İK ve sağlık hizmetleri konusu olduğunda lojistik yönetimi işinizin ayrılmaz bir parçasıdır. Peki, nedir bu lojistik yönetimi? İlk olarak zamanlama ve iş rotasyonunu iyi planlamalısınız. Çalıştığınız şirkete bağlı olarak, verdiğiniz hizmet karmaşık veya çok basit gerçekleşiyor olabilir. Kompleks bir sağlık hizmeti veren büyük hastaneleri düşünelim. Burada hizmet veren doktor, hemşire, teknisyen vb. birçok uzman çalışır. Bu nedenle vardiyaların doğru işlenmesi ve takibi son derece önemlidir. Sirkülasyonun hızlı olduğu bu şirketlerde, özellikle vardiyalara erişilebilirlik ve değişikliklere karşı esnek bir alt yapı oluşturduğunuzdan emin olmalısınız.
İçinde bulunduğumuz dönemin İK trendleri, herhangi bir İK stratejileri için ön koşul yaratsa da bir sağlık şirketi için benzersiz deneyimler yaratma konusunda ön ayak sağlıyor. Son dönemlerde ilgili trendler düşünüldüğünde akıllara hemen evden çalışma, hibrit, performans yönetimi ve çeviklik gibi İK’nın sıcak konuları geliyor. Evet, bunların tümü kesinlikle her şirket için önemlidir ve etkileri şirketlere büyük değer sağlar. Ancak sağlık sektöründe odaklanılması gereken bir diğer ilgili trend: gelecek senaryolara hazırlıklı olma.
2022 İK trendleri arasında gelecek senaryolara hazırlıklı olma, özellikle bu dönemde oldukça ilgi çeken bir başlık. Örnek vermek gerekirse; hangi ölçekten olursa olsun şirketinizin, gelecek stratejileri ve organizasyonel hedeflerin yatırımları konusunda her türlü senaryoya uygun planlamalar yapmanız gerekebilir. Vereceğiniz hizmetiniz ne olacak, coğrafi alanda nasıl bir büyüklüğe sahip, neleri hedefliyor sorularını cevaplandırmalı; işe alımlarda personel tahminlerinizi de bu senaryoya göre hazırlamalısınız. Ve bilindiği üzere tüm dünya büyük bir salgınla karşı karşıya kaldı; bu dönemin savaşçıları da sağlık çalışanlarıydı. Bir sonraki olası bir salgınla baş ederken olumsuz bilançonun oluşmaması için her türlü kriz yönetimi senaryolarına da hazırlıklı olmak gerekir.
Bu başlığa baktığımızda hasta memnuniyeti, “hasta ile birebir ilgilenen çalışanlar tarafından sağlanır” izlenimi yaratabilir. Bu durum, İK yöneticilerini büyük bir yanılgıya düşürmesin. Çünkü hasta memnuniyeti için İK uygulamalarının rolü kritik. Nasıl mı?
Öncelikle, sağlık sektöründeki çevikliğin öneminden bahsetmiştik. Bu nedenle İK’cılar vardiyaların uygun bir şekilde hazırlanması ve kontrolünün sağlandığından emin olmalı. Hastanın randevu aldığı uzmanı tarafından bekletilmesi, ciddi sorunlar doğurabilir. Böylece randevu ve personel sorunlarının kaldırılması için İK, aktif bir şekilde çalışmalı. En önemlisi tabii ki; iletişim. Şirketinizde hastalarla düzenli olarak yüz yüze iletişimde bulunan bir çalışan, kaba bir dil kullanıyor ve hastalara saygısız davranıyorsa bu tür davranışların önüne geçmek, İK departmanlarının etkin çalışmalarına bağlı.
Son olarak, sağlık hizmetlerinde İK’nın rolüne baktığımızda çalışanların işlerini doğru yapacağı erişilebilir araç ve kaynakların olmasını sağlamak geliyor. Bu donanımlı kaynaklar ile hizmetlerinizde hastaların da yaşayacağı kaliteli bir deneyimi desteklemiş olursunuz. Hastaların, sağlık kuruluşuna girdiği ilk andan çıkana kadar olan sürede – yani sağlık hizmetini aldığı tüm zaman diliminde teknolojinin kolaylaştırıcı özelliğini kullanmak sizin elinizde. Sektörünüzdeki farkı, sizlerin etkin uygulamalarınız yaratacak.
Sağlık sektöründeki İK departmanları ağır bir yük taşıyor. Beklentiler kadar riskler de yüksek. Bu rolleri ve sorumlulukları tek başına veya bir ekiple üstlenmek yorucu olabilir. Ancak tüm İK süreçlerinizi dijitalleştirerek, ağır yüklerinizden kurtulmanın kolay bir yolu var. Sağlık sektörünün hızlı ve dinamik dünyasına Kolay İK ile entegre olun. Tüm personel yönetim süreçlerinizi etkin bir şekilde gerçekleştirilebilir, vardiya yönetimini kullanarak zamandan tasarruf edebilirsiniz. Aynı zamanda sağlık çalışanlarınızın performanslarını ölçebilir, eğitimlerine katkıda bulunabilirsiniz. O halde hiçbir kurulum gerektirmeden Kolay İK’yı ücretsiz denemek için tıklayın.
Kaynakça:
onlinemasters.ohio.edu/blog/human-resource-management-health-care/
Hiçbir kurulum ve kredi kartı gerektirmeden kullanmaya başlayın.
ÜCRETSİZ DENEYİNHiçbir kurulum ve kredi kartı gerektirmeden, personel yönetim yazılımını hemen 15 gün boyunca ücretsiz deneyin.