İş Sözleşmesinin Sona Ermesi ile İlgili Hükümler

Çalışanın geri verme yükümlülüğü ve eğitim giderleri

İş hukukunda çalışanın geri verme yükümlülüğü ve eğitim giderlerinin geri alınması sürecini detaylı bir şekilde ele aldık.

İş hukukunda, işçi ve işveren arasındaki ilişki sona erdiğinde karşımıza çıkan önemli konulardan biri de çalışanın geri verme yükümlülüğü ve eğitim giderlerinin geri istenmesidir. Bu konuda Borçlar Kanunu net hükümler içermekte ve işçi ile işveren arasındaki dengenin korunması adına çeşitli şartları düzenlemektedir.

Çalışanın geri verme yükümlülüğü

Borçlar Kanunu 443’üncü maddesine göre; 

  • Sözleşmenin sona ermesi durumunda, taraflardan her biri, diğerinden veya üçüncü bir kişiden diğerinin hesabına, hizmetle ilişkili olarak almış olduğu şeyleri geri vermekle yükümlüdür. 
  • İşçi, özellikle motorlu taşıtları ve trafik izin belgelerini, alacaklarından fazla olduğu ölçüde ücret ve masraf avanslarını geri vermekle yükümlüdür. 
  • Tarafların hapis hakları saklıdır.

Çalışandan eğitim giderlerinin geri istenmesi

  • İş sağlığı ve güvenliği eğitimleri hariç, iş hukuku sistemimizde çalışana verilen eğitimler  için bir düzenleme bulunmamaktadır. Ancak Yargıtay kararlarından hareketle değerlendirme yapılabilir. 6331 sayılı Kanun gereği verilen iş sağlığı ve güvenliğine ilişkin giderler işçiden talep edilemez.
  • Diğer bir yasal düzenleme “Ağır ve Tehlikeli İşlerde Çalıştırılacak İşçilerin Mesleki Eğitimlerine Dair Tebliğ”de geçmektedir. Buna göre, ağır ve tehlikeli işlerde mesleki eğitim almamış kişiler çalıştırılmayacaktır. Söz konusu eğitimlerin masraflarının geri alınıp alınmayacağına ilişkin doğrudan bir hükme yer verilmemiştir, ancak işçinin lehine yorum ilkesince anılan eğitim masraflarının işçiden talep edilemeyeceği söylenebilir.
  • Yargıtay’ın genel eğilimi işveren tarafından işçiye sağlanan eğitim giderlerinin işçiden talep edilebileceği yönündedir. Konu ile ilgili Yargıtay bazı hesaplama teknikleri takip etmektedir.
  • Bu bağlamda, öncelikle verilen eğitimin ilgili çalışana özgün ve yazılı bir biçimde ispatlanabilir olması gerekir. Toplu eğitimler verilmiş ise, toplam masrafı söz konusu eğitimi alan diğer çalışan sayısına bölünerek bir hesaplamaya gidilebilir. 
  • Eğitimle ilgili olduğu belirlenen kriterlerle ortaya konamayan giderler işçi ile ilişkilendirilemez. Bu nedenle, verilen eğitimin ödeme belgeleri, katılım tutanakları vb. ile dökümante edilmesi gerekir.
  • Eğitim masraflarının karşılanmasında uygulanan diğer bir yöntem, verilen eğitim karşılığında işverenin işçiden belirli bir süre çalışmasını istemesidir. Yargıtay bu uygulamayı yerinde görmekte ve söz konusu durumu işçinin sadakat borcu kapsamında değerlendirmektedir.
  • İş yerinin devri durumunda da işçinin yukarıda bahsedilen sadakat borcu devam etmektedir. Ayrıca, geçici iş ilişkisi kapsamındaki çalışılan süreler de eğitim karşılığı çalışılan süresine dahil edilebilir.
  • Diğer bir husus, verilen eğitim masrafları ile işçinin buna mukabil çalışması talep edilen süre orantılı ve tutarlı olmalıdır. 
  • Eğer işçi belirlenen bu süre dolmadan işten ayrılırsa, çalışmış olduğu kadarki zamanın düşülerek geri kalan süreye ait masrafların işveren tarafından talep edilmesi gerekir.

Eğitim giderlerinin geri istenmesi, iş hukukunda çeşitli incelikleri içeren bir süreçtir. Yargıtay'ın genel yaklaşımı, işveren tarafından sağlanan eğitim giderlerinin işçiden talep edilebileceği yönündedir. Ancak bu taleplerin geçerli olabilmesi için belirli koşulların karşılanması ve işverenin sadakat borcunu yerine getirmesi önemlidir.