Borçlar Kanunu’nda Yer Alan İş Sözleşmesi Hükümleri

Borçlar Kanunu’nda işverenin yükümlülükleri

Borçlar Kanunu'na göre işverenin yükümlülüklerini sizler için derledik.

Ücret Ödeme Borcu 

Madde 401

  • Ücretin iş sözleşmesi veya toplu iş sözleşmelerinde belirlenmediği hallerde, asgari ücretten az olmamak koşulu ile emsal ücrete göre tespit edilir.
  • Bu çerçevede, ücretin belirlenmediği bir durumda işçi her zaman emsal ücretten az ücret ödemesi yapıldığını iddia ve ispat edebilir, aynı zamanda haklı fesih yoluna başvurabilir.

Madde 402

  • Fazla çalışma ücreti ile ilgilidir.
  • Fazla çalışma karşılığı işçiye %50 fazla ücret veya işçinin rızasıyla izin (izin konusu Deniz İş ve Basın İş yasalarında mevcut değildir; 4857 sayılı yasada ise işçinin isteği ile şeklinde geçmektedir) verilmesi düzenlenmiştir. Buna göre, İş Kanunu’ndaki “işçinin isteği” kavramı “işçinin rızası” kavramından daha koruyucu ve işçi lehine bir düzenleme olduğundan, Borçlar Kanunu’ndaki bu hükmün İş Kanunu’na uygulanmasına gerek bulunmamaktadır.

Madde 403 

  • İşin sonucundan işçinin pay alması ile ilgilidir. Sözleşmeyle işçiye ücretle birlikte üretilenden, cirodan veya kardan belli bir pay verilmesi kararlaştırılmışsa, hesap dönemi sonunda bu pay, yasal hükümler veya genellikle kabul edilmiş ticari esaslar göz önünde tutularak belirlenir.
  • İşçiye belli bir pay verilmesi kararlaştırılan hâllerde, payın hesaplanmasında uyuşulamazsa işveren, işçiye veya onun yerine, birlikte kararlaştırdıkları ya da hâkimin atadığı bilirkişiye bilgi vermek ve bilginin dayanağını oluşturan işletmeyle ilgili defter ve belgeleri incelemesine sunmak; kârdan bir pay verilmesi kararlaştırılmışsa, işveren işçiye, istemi üzerine ayrıca yıl sonu kâr zarar cetvelini vermek zorundadır.

Madde 404 

  • Aracılık ücreti hükümleri düzenlenmiştir. Sadece Borçlar Yasası kapsamına giren çalışmaları değil, diğer iş kanunları kapsamına giren tüm sözleşme türlerini kapsar.
  • İşçiye belli işlerde aracılık yapması karşılığında işverence bir ücret ödeneceği kararlaştırılmışsa, aracılık yapılan işlemin üçüncü kişi ile geçerli olarak kurulmasıyla işçinin istem hakkı doğar.
  • Borçların kısım kısım ifa edileceği sözleşmeler ile sigorta sözleşmelerinde, her kısma ilişkin ücret isteminin bu kısma ilişkin borcun muaccel olmasıyla veya yerine getirilmesiyle doğacağı yazılı olarak kararlaştırılabilir.
  • İşçinin aracılığı suretiyle işveren ile üçüncü kişi arasında kurulan sözleşme, işveren tarafından kusuru olmaksızın ifa edilmezse veya üçüncü kişi borçlarını yerine getirmezse, ücret istemine yönelik hak sona erer. Sadece kısmi ifa hâlinde, ücretten orantılı olarak indirim yapılır.
  • Sözleşmeyle işçiye, kendisine ödenecek aracılık ücretinin hesabını tutma yükümlülüğü getirilmemişse, işveren işçiye ücretin muaccel olduğu her dönem için, bu ücrete tabi işlemleri de içeren yazılı hesap vermekle yükümlüdür.
  • Hesabı gözden geçirme ihtiyacı ortaya çıkarsa işveren, işçiye veya onun yerine, birlikte kararlaştırdıkları ya da hakimin atadığı bilirkişiye bilgi vermek ve bilginin dayanağını oluşturan işletmeyle ilgili defter ve belgeleri onun incelemesine sunmak zorundadır.

Madde 405 

  • İkramiye ile ilgili hususlar düzenlenmiştir. Sadece Borçlar Yasası kapsamına giren çalışmaları değil, diğer iş kanunları kapsamına giren tüm sözleşme türlerini kapsar.
  • İşveren, bayram, yılbaşı ve doğum günü gibi belirli günler dolayısıyla işçilerine özel ikramiye verebilir. Ancak, işçilerin ikramiyeyi istem hakları bu konuda anlaşmanın veya çalışma şartının ya da işverenin tek taraflı taahhüdünün varlığı hâlinde doğar.
  • Hizmet sözleşmesi ikramiyenin verildiği dönemden önce sona ermişse, ikramiyenin çalıştığı süreye yansıyan bölümü ödenir.

Madde 406

  • Ücretin ödenmesine ilişkin hususlar yer almaktadır. Eski yasa madde 326 ve 327 hükümleri birleştirilmiştir.
  • Aksine adet olmadıkça ücret her ay sonu ödenir ancak sözleşme ile süre kısaltılabilir.
  • Aracılık ücreti normale her ay sonu ödenir ancak işlemler 6 aydan daha uzun sürüyorsa daha ileri bir tarih kararlaştırılabilir.
  • Asıl ücrete ek olarak üretilenden pay verilmesi halinde ürün payı belirlenir belirlenmez, cirodan veya kardan pay verilmesi halinde ise hesap dönemini izleyen en geç üç ay içerisinde payın verilmesi gerekir.
  • Zorunlu ihtiyaç halinde hakkaniyet kuralları çerçevesinde işçiye avans verilmesi zorunludur.
  • Borçlar Kanunu’nda, ücret ile ilgili olarak özel yasalardan farklı olarak düzenlemeye gidilmediğinden özel yasalarındaki hükümler geçerlidir. Ancak, özellikle aracılık ücreti, üründen pay alma, cirodan-kardan pay alma hususlarında özel yasalarda işçiyi koruyan hükümler yer almadığından anılan hükümlere göre hareket edilmelidir.

Madde 407

  • Ücretin korunmasına ilişkin hükümler (banka aracılığıyla ödeme, takas esasları ve ücretin işveren lehine kullanılması) mevcuttur. Söz konusu düzenlemeler daha koruyucu nitelikte olduklarından tüm iş yasalarına göre çalışanları kapsamaktadır.
  • Çalıştırdığı işçilerin ücret, prim, ikramiye ve bu nitelikteki her çeşit istihkakını özel olarak açılan banka hesapları vasıtasıyla ödeme zorunluluğuna tabi tutulan iş sahipleri, işçilerinin ücret, prim, ikramiye ve bu nitelikteki her çeşit istihkakını özel olarak açılan banka hesapları dışında ödeyemezler. Her ödeme döneminde, işçiye hesap pusulası verilir. İşçilerin ücret, prim, ikramiye ve bu nitelikteki her çeşit istihkaklarının özel olarak açılan banka hesabına yatırılmak suretiyle ödenmesine ilişkin diğer ûsul ve esaslar, anılan bakanlıklarca müştereken çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir.
  • İşveren, işçiden olan alacağı ile ücret borcunu işçinin rızası olmadıkça takas edemez. Ancak, işçinin kasten sebebiyet verdiği yargı kararıyla sabit bir zarardan doğan alacaklar, ücretin haczedilebilir kısmı kadar takas edilebilir.
  • Takas ile ilgili düzenlemenin eski Borçlar Kanunu’ndakinden (md. 333) farkı; işverenlerin, işçinin ve ailesinin geçimi için zorunlu olan kısmı aşan miktarları artık insiyatiflerinde olarak kesemeyecek olmaları ve bu işlemin ancak çalışanın rızası ile gerçekleştirilebilmesidir. Ancak, yukarıda da bahsedildiği üzere, işçinin kastının mahkeme kararıyla sabit olması ve söz konusu takas miktarının işçinin ücretinin haczedilebilir kısmını (md. 410’da belirtildiği üzere genel olarak ücretin ¼’ü) aşmamasıdır. Bu orana, çalışanın bakmakla yükümlü olduğu aile fertleri için mahkemece takdir edilecek miktar dahil değildir.

Madde 408

  • İşverenin temerrüdünü içerir. İşveren iş görme edimini kusuruyla engeller veya temerrüde düşerse ücreti ödemekle yükümlüdür. İşçinin kurtulduğu giderler ile başka bir iş yaparak kazandığı veya kazanmaktan bilerek kaçındığı yararlar ücretten indirilir.

Madde 409

  • İşçinin çalışmayı durdurması (hastalık, askerlik veya kanundan doğan çalışma nedeniyle) düzenlenmiştir. Uzun süreli bir hizmet ilişkisinde işçi, hastalık, askerlik veya kanundan doğan çalışma ve benzeri sebeplerle kusuru olmaksızın, iş gördüğü süreye oranla kısa bir süre için iş görme edimini ifa edemezse işveren, başka bir yolla karşılanmadığı takdirde, o süre için işçiye hakkaniyete uygun bir ücret ödemekle yükümlüdür.

Madde 410

  • Ücretin haczi, devri ve rehin edilmesi düzenlenmiştir. Söz konusu düzenlemeler daha koruyucu nitelikte olduklarından tüm iş yasalarına göre çalışanları kapsamaktadır.
  • İşçilerin ücretinin dörtte birinden fazlası haczedilemez, başkasına devredilemez ve rehin edilemez. Ancak, işçinin bakmakla yükümlü olduğu aile bireyleri için hakim tarafından takdir edilecek miktar, bu orana dahil değildir. Nafaka alacaklılarının hakları saklıdır. Gelecekteki ücret alacaklarının devredilmesi veya rehin edilmesi geçersizdir.

Madde 411 ve 412

  • Parça başına veya götürü ücret düzenlenmiştir. Söz konusu düzenlemeler, parça veya götürü iş ve ücrete yönelik hükmü bulunmayan iş yasalarına göre çalışanları kapsamaktadır.
  • İşçi, sözleşme gereğince yalnız bir işveren için sadece parça başına veya götürü iş yapmayı üstlenmişse işveren, ona yeterli iş vermekle yükümlüdür.
  • İşveren, kendi kusuru olmaksızın sözleşmede öngörülen parça başına veya götürü iş sağlayamayacak durumda bulunduğu veya işletme koşulları geçici olarak gerektirdiği takdirde işçiye, ücreti zaman esasına göre öder. Bu durumda, zamana göre ödenecek ücret, anlaşmada veya hizmet ya da toplu iş sözleşmesinde belirlenmemişse işveren, işçiye parça başına veya götürü olarak daha önce aldığı ortalama ücrete eşdeğer bir ücret ödemekle yükümlüdür.
  • Parça başına veya götürü ya da zamana göre iş sağlayamayan işveren, en azından iş görme edimini kabulde temerrüt hükümleri uyarınca zamana göre iş görmede ödeyeceği ücreti ödemekle yükümlüdür.
  • İşçi, sözleşme gereğince parça başına veya götürü olarak çalışmayı üstlendiği takdirde işveren, her işin başlamasından önce ona ödenecek birim ücretini bildirmekle yükümlüdür. Bu bildirimi yapmayan işveren, aynı veya benzer bir iş için belirlenmiş olan birim ücretini ödemekle yükümlüdür.

Giderler 

  • Eski Borçlar Kanunu’nda yer almaz. Söz konusu düzenlemeler tüm iş yasalarına göre çalışanları kapsamaktadır.

Madde 414 

  • Genel olarak işverenin giderleri karşılama borcunu düzenler. 
  • İşveren, işin görülmesinin gerektirdiği her türlü harcama ile işçiyi işyeri dışında çalıştırdığı takdirde, geçimi için zorunlu olan harcamaları da ödemekle yükümlüdür.
  • Yazılı olarak yapılmış bir hizmet veya toplu iş sözleşmesinde, bizzat işçi tarafından karşılanması kararlaştırılan harcamaların, işçiye götürü biçimde günlük, haftalık veya aylık olarak ödenmesi öngörülebilir. Ancak bu ödeme, zorunlu harcamaları karşılayacak miktardan az olamaz.
  • Zorunlu harcamaların kısmen veya tamamen işçi tarafından bizzat karşılanmasına ilişkin anlaşmalar geçersizdir.

Madde 415

  • Özellik arz eden taşıma araçları ile ilgili özel hususlar düzenlenmiştir. 
  • İşçi, işin görülmesi için işverenle anlaşarak işverenin veya kendisinin sağladığı bir taşıma aracı kullanıyorsa, taşıtın işletilmesi ve bakımı için gerekli olağan giderler, hizmet için kullanıldığı ölçüde işverence karşılanır.
  • İşçi işverenle anlaşarak, işin görülmesinde kendi motorlu aracını kullanıyorsa, işveren ayrıca bu araçla ilgili vergiyi, zorunlu mali sorumluluk sigortası primini ve aracın yıpranması karşılığında uygun bir tazminatı hizmet için kullanıldığı ölçüde işçiye ödemekle yükümlüdür.
  • İşçi işverenle anlaşarak, hizmetin görülmesinde kendisine ait diğer taşıma araçlarını ve hayvanlarını kullanıyorsa işveren, bunların kullanma ve bakımı için gerekli olan olağan giderleri hizmet için kullanıldığı ölçüde karşılamakla yükümlüdür.

Madde 416

  • Giderlerin ödenmesi ile ilgili hususlar düzenlenmiştir.
  • İşçinin yapmış olduğu giderlerden doğan alacağı, daha kısa bir süre kararlaştırılmamışsa veya yerel âdet yoksa, her defasında ücretle birlikte ödenir.
  • İşçi, sözleşmeden doğan borçlarını yerine getirmek için düzenli olarak masraf yapıyorsa, kendisine en az ayda bir olmak üzere belirli aralıklarla uygun bir avans verilir.

Tatil ve İzinler 

Tatil-izin verme borcu ve kullandırılmasına ilişkin hükümler içerir. Bazı hükümler özel iş yasaları ile çelişse de fazladan bir hak getirmediği için bu maddeler sadece borçlar yasası çalışanları için hüküm doğurur. 

Madde 421  

  • Hafta tatili ve iş arama iznini düzenler.
  • İşveren, işçiye her hafta, kural olarak pazar günü veya durum ve koşullar buna imkân vermezse, bir tam çalışma günü tatil vermekle yükümlüdür.
  • İşveren, belirsiz süreli hizmet sözleşmesinin feshi hâlinde, bildirim süresi içinde işçiye ücretinde bir kesinti olmaksızın, günde iki saat iş arama izni vermekle yükümlüdür.
  • İzin saatlerinin ve günlerinin belirlenmesinde, işyerinin ve işçinin haklı menfaatleri göz önünde tutulur.

Madde 422

  • Yıllık izin süresini düzenler.
  • İşveren, en az 1 yıl çalışmış olan işçilere yılda en az 2 hafta ve 18 yaşından küçük işçiler ile 50 yaşından büyük işçilere de en az 3 hafta ücretli yıllık izin vermekle yükümlüdür.
  • Yıllık izin, borçlar yasası md. 422’de 18 den küçük 50 den büyük çalışanlar için 3 hafta-diğer çalışanlar için 2 hafta; İş ve Basın İş Kanununda ise 20 gün olarak düzenlendiğinden ve bu işçinin lehine bir hüküm olduğundan özel yasalar geçerlidir. Diğer yandan, Deniz İş Yasasında en az 6 ay çalışan gemi adamına 15 gün süreyle yıllık izine hak kazanacağı ifade edildiğinden ve bir yaş sınırı belirtilmediğinden, söz konusu izin süresi 18 den küçük 50 den büyük işçiler için 20 günden az olamayacaktır.

Madde 423 

  • Yıllık izin indirimini düzenler.
  • İşçi, bir hizmet yılı içinde kendi kusuruyla toplam bir aydan daha uzun bir süreyle hizmeti yerine getirmediği takdirde işveren, çalışılmayan her tam ay için, yıllık ücretli izin süresinden bir gün indirim yapabilir.
  • İşçi, bir hizmet yılı içinde kendi kusuru olmaksızın hastalık, kaza, yasal bir yükümlülüğün veya kamu görevinin yerine getirilmesi gibi kişiliğine bağlı sebeplerle en çok üç ay süreyle iş görme edimini yerine getiremediği takdirde, işveren yıllık ücretli izin süresinden indirim yapamaz.
  • İşveren, gebelik ve doğum yapma sebebiyle iş görme edimini en çok üç ay süreyle yerine getiremeyen kadın işçinin yıllık ücretli izin süresinden indirim yapamaz.
  • Hizmet veya toplu iş sözleşmeleriyle, işçinin aleyhine hüküm doğuracak şekilde, ikinci ve üçüncü fıkra hükümlerine aykırı düzenleme yapılamaz.

Madde 424

  • Yıllık iznin kullanılmasını düzenler.
  • Yıllık ücretli izinler, kural olarak aralıksız biçimde verilir; ancak tarafların anlaşmasıyla ikiye bölünerek de kullanılabilir.
  • İşveren, yıllık ücretli izin tarihlerini, işyerinin veya ev düzeninin menfaatleriyle bağdaştığı ölçüde, işçinin isteklerini göz önünde tutarak belirler.

Madde 425

  • Yıllık izin ücretini düzenler.
  • İşveren, yıllık ücretli iznini kullanan her işçiye, yıllık ücretli izin süresine ilişkin ücretini, ilgili işçinin izne başlamasından önce peşin olarak ödemek veya avans olarak vermekle yükümlüdür.
  • İşçi, hizmet ilişkisi devam ettiği sürece, işverenden alacağı para ve başka menfaatler karşılığında yıllık ücretli izin hakkından feragat edemez.
  • Hizmet sözleşmesinin herhangi bir sebeple sona ermesi hâlinde, işçinin hak kazanıp da kullanamadığı yıllık izin sürelerine ait ücreti, sözleşmenin sona erdiği tarihteki ücreti üzerinden kendisine veya hak sahiplerine ödenir. Bu ücrete ilişkin zamanaşımı, hizmet sözleşmesinin sona erdiği tarihte işlemeye başlar.

Ceza koşulu ve ibra (Madde 420)

  • Hizmet sözleşmelerine sadece işçi aleyhine konulan ceza koşulu geçersizdir.
  • İşçinin işverenden alacağına ilişkin ibra sözleşmesinin yazılı olması, ibra tarihi itibarıyla sözleşmenin sona ermesinden başlayarak en az bir aylık sürenin geçmiş bulunması, ibra konusu alacağın türünün ve miktarının açıkça belirtilmesi, ödemenin hak tutarına nazaran noksansız ve banka aracılığıyla yapılması şarttır. Bu unsurları taşımayan ibra sözleşmeleri veya ibraname kesin olarak hükümsüzdür.
  • Hakkın gerçek tutarda ödendiğini ihtiva etmeyen ibra sözleşmeleri veya ibra beyanını muhtevi diğer ödeme belgeleri, içerdikleri miktarla sınırlı olarak makbuz hükmündedir. Bu hâlde dahi, ödemelerin banka aracılığıyla yapılmış olması zorunludur.
  • İkinci ve üçüncü fıkra hükümleri, destekten yoksun kalanlar ile işçinin diğer yakınlarının isteyebilecekleri dahil, hizmet sözleşmesinden doğan bütün tazminat alacaklarına da uygulanır.

Hizmet belgesi verilmesi (Madde 426)

  • İşveren, işçinin isteği üzerine her zaman, işin türünü ve süresini içeren bir hizmet belgesi vermekle yükümlüdür.
  • İşçinin açıkça istemde bulunması hâlinde, hizmet belgesinde onun iş görmedeki becerisi ile tutum ve davranışları da belirtilir.
  • Hizmet belgesinin zamanında verilmemesinden veya belgede doğru olmayan bilgiler bulunmasından zarar gören işçi veya işçiyi işe alan yeni işveren, eski işverenden tazminat isteyebilir.

İş araç ve malzemelerini verme borcu (Madde 413)

  • Aksine anlaşma veya yerel âdet yoksa, işveren işçiye bu iş için gerekli araçları ve malzemeyi sağlamakla yükümlüdür.
  • İşçi işverenle anlaşarak kendi araç veya malzemesini işin görülmesine özgülerse, aksi anlaşmada kararlaştırılmadıkça veya yerel âdet bulunmadıkça işveren, bunun için işçiye uygun bir karşılık ödemekle yükümlüdür.
  • Eski yasa md. 331’deki düzenlemelerden bir farkı bulunmamaktadır.

İşçinin kişiliğinin korunması 

  • Eski yasa 332’nci maddede düzenlenmiştir.

Madde 417

  • Genel olarak işçinin kişiliğinin korunması borcunu açıklar.
  • İşveren, hizmet ilişkisinde işçinin kişiliğini korumak ve saygı göstermek ve işyerinde dürüstlük ilkelerine uygun bir düzeni sağlamakla, özellikle işçilerin psikolojik ve cinsel tacize uğramamaları ve bu tür tacizlere uğramış olanların daha fazla zarar görmemeleri için gerekli önlemleri almakla yükümlüdür.
  • İşveren, işyerinde iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması için gerekli her türlü önlemi almak, araç ve gereçleri noksansız bulundurmak; işçiler de iş sağlığı ve güvenliği konusunda alınan her türlü önleme uymakla yükümlüdür.
  • İşverenin yukarıdaki hükümler dahil, kanuna ve sözleşmeye aykırı davranışı nedeniyle işçinin ölümü, vücut bütünlüğünün zedelenmesi veya kişilik haklarının ihlaline bağlı zararların tazmini, sözleşmeye aykırılıktan doğan sorumluluk hükümlerine tabidir.

Madde 418

  • Ev düzeni içinde çalışma düzenlenmiştir.
  • İşçi işverenle birlikte ev düzeni içinde yaşıyorsa işveren, yeterli gıda ve uygun bir barınak sağlamakla yükümlüdür.
  • İşçi, kusuru olmaksızın hastalık veya kaza gibi sebeplerle iş görme edimini yerine getiremezse işveren, sosyal sigortalar yardımlarından yararlanamayan, bir yıla kadar çalışmış işçinin bakımını ve tedavisini, iki hafta süreyle sağlamak zorundadır. İşçinin bir yılı aşan her hizmet yılı için söz konusu süre, dört haftayı aşmamak üzere ikişer gün artırılır.
  • İşveren, işçinin gebeliğinde ve doğum yapması durumunda da aynı edimleri yerine getirmekle yükümlüdür.

Madde 419

  • Kişisel verilerin kullanılması düzenlenmiştir.
  • İşveren, işçiye ait kişisel verileri, ancak işçinin işe yatkınlığıyla ilgili veya hizmet sözleşmesinin ifası için zorunlu olduğu ölçüde kullanabilir.
  • Özel kanun hükümleri saklıdır.

Notlar

  • Md. 417’de detaylı düzenlenmediği için iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili olarak 4857 ve 6331 sayılı kanun hükümleri uygulanır. Ancak, mobbing konusunda Borçlar Yasası hükümleri daha kapsayıcıdır.
  • Md. 418 sadece borçlar yasasına göre çalışan işçiler için geçerli iken md. 419 tüm iş kanunlarına göre çalışanlar için kapsayıcıdır.