May 12, 2024
İnsan kaynakları yönetimi artık veri odaklı bir disiplin haline geldi. İK analitiği kavramı ile hayatımıza giren bu veri odaklı yaklaşım, İK departmanlarının işleyişini güçlendirerek şirketlerin stratejik kararlarında daha etkin rol oynamalarını sağlıyor.
Uzmanlar, bu stratejik avantajı elde etmek isteyen şirketlere ilk olarak, İK analitiği olgunluk seviyelerini belirlemelerini ve bir sonraki seviyenin gereklilikleri için bir yol haritası oluşturmalarını öneriyor. İşte tam da bu noktada devreye İK analitiği olgunluk ölçeği giriyor. Bu yazımızda İK analitiği olgunluk ölçeğini ve seviyelerini bir araya getirdik.
Fortune 500 şirketlerinin %73'ü iş süreçlerine İK analitiğini dahil etmiş durumda.
İK analitiği, insan kaynakları alanında veri odaklı kararlar almak için veri analitiği ve istatistiksel yöntemlerin kullanılmasıdır. İK analitiği, bir organizasyondaki çalışanlarla ilgili veri toplama, işleme, analiz etme ve yorumlama yoluyla insan kaynakları süreçlerinin etkinliğini artırarak stratejik karar alma süreçlerine katkıda bulunur.
İK analitiği veya insan kaynakları veri analitiği organizasyonların iş akışı içinde hemen fark edilmeyen eğilimleri ve birbirini takip eden örüntüleri/motifleri belirlemelerine olanak tanıyan bir araçtır.
💡İlginizi çekebilir: Blog | İnsan kaynaklarında veri analitiği nedir?
İK analitiği olgunluk ölçeği, bir organizasyonun İK işlevinin veri odaklı yeteneklerini ve bu yeteneklerin olgunluk seviyesini ölçmek için kullanılan bir araçtır. Bu ölçek, bir organizasyonun İK analitiği yeteneğinde hangi seviyede olduğunu ve aşamalar arası eksiklerini belirlemesine yardımcı olur.
İK analitiği olgunluk ölçeği, organizasyonun veri toplama, veri analizi, sonuçları anlama ve stratejik kararlar alma gibi becerilerini değerlendirir.
İK analitiği olgunluk ölçeği belirli kriterlere dayalı bir değerlendirme yapar. Bu kriterler arasında veri yönetim süreçleri, analitik yetenekler, teknoloji altyapısı, şirket yaklaşımı ve stratejik İK kararları için veri kullanımı gibi unsurlar bulunur. Değerlendirme sonucunda bir organizasyonun İK analitiği olgunluk seviyesi belirlenir ve (gerekirse) iyileştirme alanları tanımlanır.
💡İlginizi çekebilir: Ücretsiz e-kitap | İK analitiği nedir? Kapsamlı rehber
PwC’ye göre İK analitiği olgunluk seviyeniz 5 seviyeli bir ölçekte değerlendirilir. Hangi seviyede bulunduğunuzu anlamak içinse genellikle aşağıdaki 4 ana kriter incelenir.
💡5 seviye: Pre-foundational, foundational, aspiring, mature, leading
İK analitiğine başlamadan önce mevcut durumunuzu belirlemelisiniz. Biz de mevcut durumu değerlendirerek İK analitiği olgunluk seviyenizi bulmanıza yardımcı olacak örnek sorular hazırladık. Verdiğiniz yanıtların puanlarını toplayarak hangi seviyede olduğunuzu belirleyebilirsiniz.
🧮 Puanlarınızı toplayın
🔢 Yanıtlarınıza göre seviyeniz
Toplamınız organizasyonunuzun analitik olgunluk seviyesinin bir tahminini sağlar. Bu örnek İK analitiği olgunluk ölçeği hakkında daha detaylı fikir edinmeniz için hazırlanmıştır.*
İK analitiği olgunluk seviyesi Josh Bersin'in modeline göre dört seviyeye ayrılır.
1. seviyede genellikle operasyonel raporlama yapan şirketler yer alır. Şirketlerin %56’sı bu seviyededir.
Operasyonel raporlama, genellikle çeşitli İK görevlerindeki mevcut durumu yansıtan tanımlayıcı raporlamadır. Bu tür raporlar genellikle İK için bir zorunluluk olarak kabul edilir ve yalnızca mevcut İK verilerini kullanır. Bu raporlama genellikle tarihsel bilgileri yansıtır ve organizasyon için görece düşük değere sahiptir. İdeal olarak tamamen otomatik ve yüksek verimlilikle üretilir. Maaş ortalaması, tamamlanan eğitim oranı gibi bilgilerin raporlamasını bu seviyeye örnek gösterebiliriz.
2. seviye gelişmiş raporlama ile ilgilidir. 2. seviyedeki İK departmanları stratejik karar alma sürecini destekleyecek raporlar oluşturur ve bu raporları daha anlamlı hale getirmek için İK verileri üzerinde çapraz değerlendirmeler yapar.
1. seviyedeki deki birçok organizasyon, çalışan kayıtlarını doğru ve tutarlı tutmak için özel bir personel yönetim sistemi kullanır. Organizasyonunuz henüz böyle bir sistem kullanmıyorsa, 2.seviyeye yükselmek için bu sistemleri benimsemek iyi olacaktır. Doğru bir personel yönetim yazılımı, organizasyonların çalışanlar hakkında güvenilir ve tutarlı veri tutmalarını sağlar. Ayrıca bu sistemleri kullanarak rapor üretmek daha az zaman alır, bu da İK'nın daha stratejik adımlar atmasına ve bir sonraki seviyeye ilerlemesine olanak tanır.
💡 Bonus: Verileri anlamlandırmadan önce onları doğru şekilde tuttuğunuzdan emin olmanız gerekir. Çalışanların özlük bilgilerini doğru bir şekilde tutmadan veya var olan sistemleri etkin bir şekilde kullanmadan İK analitiği sürecine başlamak, yapılan analizlerde hata payını artırır.
Henüz bir personel yönetim yazılımınız yoksa Kolay İK Personel Yönetimi uygulamasını 15 gün ücretsiz deneyerek ilk adımı atabilirsiniz. İK teknolojilerinin operasyonel süreçlerinizi ne kadar kolaylaştırabileceğine şaşıracaksınız.
2. seviyedeki İK departmanları, İK metriklerinin hem operasyonel hem de gelişmiş raporlamasını yapabilir. Organizasyonların %30'u bu seviyededir.
İleri seviye raporlama genellikle "operasyonel raporlama" ile aynı verileri kullanır, ancak raporlar daha detaylıdır. Ayrıca, 2.seviyeyi 1'den ayıran en önemli farklardan biri raporlama sıklığıdır. Bu raporlama seviyesi çoğu kaynakta proaktif, rutin hatta otomatik olarak tanımlanır. Bu seviyenin en üst işlevselliği, değişkenler arasındaki ilişkilere bakmaktır. Bu aşamada, organizasyonunuz proaktif bir şekilde raporlama yapabilir. Bu proaktif raporlama, birden fazla bakış açısı sunar ve stratejik karar alma sürecini etkilemek için yeterince gelişmiştir. 2. seviyedeki İK raporları açıklayıcı ve verimlilik odaklıdır.
2. seviyedeki çoğu İK departmanı, metrikleri ve bulguları yöneticilere düzenli olarak sunar. Ayıklanmış ve analiz edilmiş verileri göstermek, tüm verileri göstermekten daha etkilidir. Net çıktılar, İK metriklerini karar alma için kullanışlı verilere dönüştürmeyi kolaylaştırır.
2. seviyeden 3'e geçmek, raporlamadan İK analitiğine geçişi ele alır. İK analitiği, İK verilerini istatistiksel olarak analiz ederek daha iyi kararlar almak için ilgili (tahminsel) modeller geliştirmeyi içerir. Başka bir deyişle, İK verilerinden öğrendiklerimizi nasıl daha iyi kullanabiliriz sorusunu sorar.
İK analitiği uygularken, organizasyon için önemli bir iş problemiyle başlamak önemlidir. Bu şekilde, gerçek problemleri çözmeye odaklanarak zaman ve kaynaklar verimli kullanılır.
İK analitiğini uygulamak, farklı türlerdeki verileri birleştirmenizi gerektirir. İK verileri, demografik bilgiler, performans değerlendirmeleri, işe alım verileri ve hatta gerektiğinde finansal ve operasyonel veriler gibi çeşitli kaynaklardan gelir. Bu nedenle, organizasyonlar genellikle birden çok sistemden veri toplamak ve analiz etmek için İK analitiği uygulamalarını kullanır. Stratejik etkiyi sağlamak için ana iş sorunlarına odaklanmak ve tüm sonuçları uygulanabilir çözümlere çevirmek önemlidir.
💡 Bonus: İK profesyonellerinin çoğu, Türkçe dil destekli İK analitiği uygulaması bulmakta zorluk çektiğini ve bu uygulamaların genellikle yurt dışında geliştirilmesi nedeniyle yüksek maliyetli olduğunu belirtiyorlar. Eğer siz de onlardan biriyseniz sizi Türkiye’de geliştirilen İK analitiği uygulaması Peopleoma ile tanıştıralım. Şirketinizle ilgili tüm İK verilerini güncel olarak tek platformda toplayan Peopleoma’nın ücretsiz demo süreci de mevcut. Link üzerinden demo talep ederek daha detaylı bilgi edinebilirsiniz.
3. seviyedeki İK departmanları raporlama aşamalarını geçerek İK verilerinin kullanıldığı ileri seviye modellemeler yapar. Organizasyonların %14’ü bu seviyededir.
Bu seviye, verilerin iş problemlerini çözmek ve karmaşık kararlar almak için kullanıldığı daha sofistike bir aşamadır. İstatistiksel analiz ve örüntü tanıma gibi yöntemlerle verilerin organizasyon problemlerine çözüm sağlanması amaçlanır.
4. seviye makine öğrenimi algoritmalarıyla organizasyonlara potansiyellerini göstererek gelecekle ilgili daha iyi kararlar almalarını sağlar. Bu, organizasyonların riskleri önceden tespit edip daha etkili (ve belki hiç yaşanmadan) çözümlemesine olanak tanır. Analitiği tahminsel hale getirmek ve 4. seviyeye geçmek için basit veri analizinden öteye giderek daha fazla programlama bilgisi gerektiren kapsamlı sistemler kullanmaya başlamalısınız.
💡 Bonus: Kullandığınız İK analitiği yazılımını en fazla verim alacak şekilde kurgulamak sizin elinizde. Kullandığınız İK analitiği yazılımını da diğer İK uygulamalarınızda olduğu gibi aktif ve önerilen şekilde kullanın. Elinizdeki verileri parça parça sisteme eklemek ne yazık ki size büyük resmi veremez. Modelleme denemelerine başlamadan önce elinizdeki tüm ilgili verileri sisteme eklediğinizden emin olun.
İK analitiği olgunluk modelinin en üst seviyesi tahminleme modellerinin kullanıldığı 4. seviyedir. Organizasyonların %4’ü bu seviyededir.
İK analitiğinin en gelişmiş seviyelerinden biri olan 4. seviye, tahminsel analitiğin (bknz: tahminsel analitik nedir) kullanıldığı bir aşamadır. Bu seviyedeki İK departmanları, sadece mevcut verileri değerlendirmekle kalmaz, aynı zamanda gelecekteki olayları öngörmek ve bu doğrultuda stratejik adımlar atmak için farklı modellemeler kullanır. 4. seviyedeki İK analitiği, makine öğrenimi algoritmalarıyla gelecekteki farklı senaryoları simüle eder ve en etkili çözümleri şirketinize sunar.
Kaynakça
Hiçbir kurulum ve kredi kartı gerektirmeden kullanmaya başlayın.
ÜCRETSİZ DENEYİNHiçbir kurulum ve kredi kartı gerektirmeden, personel yönetim yazılımını hemen 15 gün boyunca ücretsiz deneyin.